Robotik İmplant

Dikişsiz İmplant nedir sorusunun yanıtlarına geçmeden önce geleneksel diş implantı hakkında bilgiler verilmelidir. Öncelikle implantlar zirkonyum ya da titanyum malzemeden yapılır. Farklı nedenlerden dolayı çekilen, kaybedilen veya bulunmayan dişlerin yerine kullanılan diş implantı, çene kemiğine yerleştirilmektedir. Diş etlerine atılan dikiş ile tedavisi yapılan bu uygulama aslında ana diş görevi görmektedir. Robotik implant ise, geleneksel implant sonrası diş etlerine herhangi bir müdahalede bulunulmadan yapılan tedavidir. Yani diş etlerine dikiş atılmaz ve lazer destekli olarak tamamlanır.

Dikişsiz İmplant Nasıl Yapılır?

Dikişsiz implant uygulaması, son zamanların en çok tercih edilen tedavi türlerinden biridir. Diş etlerine zarar vermeyen bu uygulama aslında gelişen teknolojiler sayesinde rağbet görmeye başlamıştır. Bu işlemde dokular kaldırılmadığı için ciddi bir yan etki görülmez. Robotik implant tedavisinde ilk aşama, ön hazırlık yani fizibilite çalışmalarıdır. Tedaviye başlamadan önce radyografik ve klinik incelemeler yapılır ve hasta için özel cerrahi rehber plaklar hazırlanır. Hazırlanan plaklar kısmi veya tam diş eksikliği için kullanılmaktadır. İmplantların ayrıca bilgisayar ortamında lazer yardımıyla 3 boyutlu açısı, görüntüsü, konumu ve kemik kalınlığı alındıktan sonra implantın yapılacağı bölge tespit edilir.

Robotik implantin ikinci aşamasında punch malzemesinden faydalanılarak implantın yapılacağı bölgede rehber bir derinlik açılır. Ancak bu derinliğe implant çakılmayacaktır. Sadece döndürülerek yavaş bir şekilde yerleştirilir. Flep kaldırılmadığı için günümüzde kapalı implant olarak da adlandırılmıştır.

Dikişsiz İmplant Ne Kadar sürer?

Flep kullanılmadan yapılan bu uygulama ortalama 10 dakika sürmektedir. Yani klasik implanta göre çok daha kısa sürede tamamlanır ve başarı oranı fazladır.

Dikişsiz İmplant Avantajları

Robotik implantın avantajları;

• Enfeksiyon riski yok denecek kadar azdır.
• İşlem sonrası dikiş atılmaz.
• İşlem bölgesi çok kısa sürede iyileşir.
• Estetik açıdan çok güzel sonuçlar verir.
• Hastalar sosyal hayatına kaldığı yerden devam edebilir.
• İşlemden sonra şişlik gözlemlenmez.
• İşlem sırasında acı ve ağrı hissi minimum düzeydedir.
• Operasyon sonrası hastalar takip edildiği için %100 başarı sağlar.
• Kanama riski yok denecek kadar azdır.
• İşlem süresi çok kısadır.
• Şeker hastaları, işlem süresinin kısa olması nedeniyle rahatlıkla bu tedaviye başvurabilir.